Camii ve Aydınlatma Yöntemleri
Ülkenin Yapısı
Camiler, bulundukları yerin çevresindeki insanlara sosyal hizmet ve ilişkilerinde, devamlı ışıldayan ve çevresini aydınlatan birer kandil gibi görülmektedir. Ülkemizdeki insanların inançlarına baktığımızda; Müslüman kesimin daha fazla olduğu görülmektedir ve bu yüzden camii gibi İslami sanat eserlerinin sayısı çok fazladır. Türkiye’de Osmanlı devleti zamanından itibaren cami yapımına ağırlık verilmiş ve ülkemizdeki en büyük tarihi eserler arasına girebilecek yapılar ortaya çıkmıştır. Bunun yanında 2000’li yıllardan sonra bu gelenek devam etmiş ve son yıllarda camii sayısı gelişen ve büyüyen şehirlere ihtiyaç olduğu için artmaktadır. Camilerde aydınlatma denilince akla, iç mekan aydınlatması gelmektedir. Çoğu camiinin ortak yanı, kubbenin üzerinden sarkan devasa avizedir ve tüm camii bu şekilde aydınlanır. Aydınlatma sektörünün de avize alanında geçmiş mimarilerden esinlendiği görülmektedir. Genellikle iç mekanlarda lamba düzenekleri kullanılmaktadır. Minare içi aydınlatma konusunda ülkemizde firmalar mevcuttur ve dünyaya ihracat yapabilmektedirler. Camilerdeki ikinci aydınlatma alanı ise; minarelerdir. Minareler, yüksek yapıları sayesinde şehrin her tarafından görülebilen birer davet nişanesidir. Osmanlı zamanından itibaren şerefe tarzı aydınlatmaların yaygınlaştırıldığı görülmektedir.